"MATRİS" RUHUNUZUN ENERJİSİNİ ÇALAR, “5B YENİ DÜNYA" YA ULAŞMANIZI ENGELLER

 "MATRİS" RUHUNUZUN ENERJİSİNİ ÇALAR, “5B YENİ DÜNYA"YA ULAŞMANIZI ENGELLER

Ruhunuzu, bilincinizi gasp etmek için planları var. Bilincinizin kapana kısılmış olmasına ihtiyaçları var, BU GEZEGENDE KÖTÜLÜĞÜ BESLEYENİN ASLINDA BİZ OLDUĞUMUZA İNANAMAYACAKSINIZ. Savaşçı zaman çizgilerinde yırtıcı zihinlerine yakıt sağlamaları için sana ihtiyaçları var. Bilincini tuzağa düşürerek bunu başarırlar, bilincin bir bataryadır. Bilim kurgu gibi geliyor insana, biliyorum. Sen onların planlarına yönlendirmesi gereken sonsuz enerjisin, bunda da başarılı oluyorlar. Gücümüzü geri alarak, herhangi belirli bir program veya oyuna hizmet etmemeli. Unutmamalı, bizler sonsuz akışı olan varlıklarız, onlar da bunun farkında olduklarından hayatımızda drama üstüne drama yaratarak gerekli olan enerjilerini bizlerden sağlamaktalar. Durum gittikçe daha çılgınlaşıyor, İnsanlığın karanlığa yakıt olarak kullanılmasını durdurmanın tek yolu her birimizin bu konuda ustalaşması ile mümkün. Yükseliş kendini gerçekleştirme, kendini ustalaştırma ile ilgili olduğu için, gerçekten insanların nasıl karanlık - yakıtı olmamasını ayrıntılı olarak açıklayacağım. Galaktik geçmişimizi bilmekle, bazı psişik yetenekler kazanmakla ilgili bir tomar bilgi öğrenmekle ilgili değil durum, bunlar gerçekten sadece ekstralar. Gerçek yükseliş süreci tam bir öz ustalık ve bedenin arındırmaktır, böylece kelimenin tam anlamıyla ruh fiziksel madde ile birleşebilir. Bunu da mümkün olan her bir şekilde engellemeye çalışılıyor.

Onlar kim? Milyonlarca, milyarlarca insan bu insan gruplarını elit olarak adlandırıyor olsalar da onları bu terimle körüklemeye hiç niyetim yok. BENCE DÜNYANIN PARAZİTLERİKENDİLERİNE ELİT DEDİRTİYOR.

  

Bunun yerine, bunu tersine çevirelim ve gerçekte kim olduklarını anlayalım, onlar size ihtiyaç duyan parazitlerdir.

Bu yüzden yaşamımızda birbiri ardına drama var ve bunun nedeni, sömürü sisteminin çok katmanlardan oluşmuş olması, sizi oynadıkları oyunun içinde tutarak ruhsal görevinize adım atmanızı engelleyebilmekteler. Çünkü durum gerçekten bizim ile uyumlaşmamış sifonlanan çok farklı enerjilerimizle ilgili. Gerçek potansiyelimizi yaşamak için her seviyede enerjilerimiz bizimle uyumlaşmalı, her hangi bir seviyedeki enerjimiz sifonlanarak düşük bilinç seviyesine indirilirse, uyumsuz olan bu enerji parçamız tam potansiyelimizin farkına varıp ona ulaşmamızı engelleyecek. Çünkü buraya en yüksek düzeyde yaşamak için geldik.

Buraya küçük işler ile uğraşıp, karma biriktirmeye gelmedik, buraya, neler olduğunu anlayıp bu gezegeni kurtarmaya geldik ve yeniden inşa etmek için geldik. Bu gezegenin tarihinin en heyecan verici ve en zor zamanında geldik buraya ve bunun da nedeni, buraya gelip bu gezegene yardım etmeyi seçen inanılmaz cesur bir ruh olmamızdır. Bu gezegenden uzaklaşıp kaçmaya çalışmamıza gerek yok, bu bir hapishane gezegeni değil, Bilincinizin SADECE bir parçası köleleştirilip hapsedildi, bu yüzden bu sistemin nasıl çalıştığına bir göz atalım, en yoğun boyut katmanlarının gerçekten bu en düşük titreşim seviyesinde var olduğunu biliyoruz, Dr. David Hawkins tam anlamıyla korku, nefret, ümitsizlik gibi çok düşük olan belli duyguların titreşimlerini ve frekansların titreşim hızlarını ölçtü. Bu olumsuz duygular, uzay zaman akışında farklı bir mekanda, farklı bir yerde bulunurlarken. mutluluk, kalıcı sevinç, heyecan, minnet gibi duygular ise, uzay zaman akışında daha farklı bir mekanda, farklı bir yerde daha geniş bir alanda var olurlar.

Eğer yağ ile suyu birbirine eklediğimizde birbirine karışmadığı gibi boyutlar da birbirine karışmaz, aralarında katmanlar vardır. En yoğun titreşimler merkezdedir, bu kilitlenmiş solucan deliklerini, daha genişlemiş varlıklar olarak, özellikle yükseliş yolunda yoğun hissederiz. Ben bunu düğümler gibi, sanki benim bilincim köleleştirilmiş, kapana kısılmış kapalı bir döngü içindeymişim gibi hissediyorum. Dolayısı ile seni bu kısır döngüde tamamen köle yapmak istiyorlar, Bu durum onların canavar makinelerini,  Yırtıcı zihinlerini, planlarını besliyor. Bundan dolayı 7/24 korku propagandası var, çünkü korku, gerçekten en düşük, en yoğun bilinç. Korku öfkeden farklı bir alandadır, öfke korkudan bir adım üsttedir, ister inanın ister inanmayın, korku daha geniş tabanlıdır, öfke daha fiziksel alanda kapana kısılmış düşük bilinçtir..

Şu anda sonsuz genişlemeye geçtiğimizden daha fazla anti partikül alanında var olmamız gerekiyor, 7/24 korku propagandası var, çünkü bu yolla insanları tuzağa düşürüp köleleştirebiliyorlar. Mümkün olan en düşük bilince düşürülüyoruz, onların enerjilerini besliyor olmandan ziyade, sonsuz ruh parçalarının bir kısmı köleleştirilmiş, kara deliğe benzer çukurlarda tuzağa düşürülmüş olarak kendini düşün. Ben bu durumu beni sifonluyorlarmış gibi deneyimliyorum. Dolayısı ile bunu kendi planları doğrultusunda enerjimizi bir hortum ile emip sifonlamaktalar, Hadi birkaç örnek verelim. İnsanlar birinci Boyutun en düşük bilinç seviyesinde korku içinde tamamen kısılmış bir şekilde var olmaktalar.

 Enerjimiz o denli geniş ki, daha yoğun enerji alanlarına basamak basamak inmek durumundayız. Bu alanlar daha dar ve daha küçük Boyut enerji alanlarıdır. Kısaca bilincimiz bu şekilde oluşuyor. Fiziksel alanda saf Kaynaktan 3. Boyuta birden inemeyiz, mutlaka adım adım, daha yoğun olan parçacık alanlarına ineriz.

Ayrıca neden boyutsal mekanlarımız var? Bunun nedeni tam anlamıyla her bir bilinç farklı zaman-mekan sürekliliğinde oluşur, yaratılışın büyük spirali. Bir Boyutta hapsedilmiş enerji bir sonraki seviyeye ulaşamaz, böylelikle bilincin daha yüksek ifadesi olan alanlara, tıkanıklık yaratarak, geçmenin önü kesilir. Birinci Boyutlu bilinçteki, hayatta kalma mekanizmasında korku içinde kilitli olan insanları örnek olarak gösterebiliriz, bu yüzden her şey programlama ile ilgili, bizi gerçekten döngüde tuttukları şey, bu hayatta kalma mekanizmalarıdır.

Bilincin birinci Boyutunda tutulan biri, var olmanın en temel, en basit durumu, “Mücadele et veya kaç” durumu içinde esir edilmiş, sadece hayatta kalmaya çalışan, para kazanmanın dışında başka şeyle uğraşmaya bir dakikası bile olmayan köle. Bu durumda yaşayan çok insan var Yeryüzünde, korku içine tıkılıp kalmış, bilinçleri sifonlanmış, baskı altında köşeye sıkıştırılmış, bir sonraki aya zor çıkan, 7/24 kendini güvende hissetmeyen, en düşük bilinç düzeyinde olan çok insan. Bu durum, bütün gücünü yönetime verdiğinden, kurtarılma bilinci içine düşerek, çaresizlikten, sen ne söylersen yaparım yeter ki yaşamımı devam ettireyim düzeyine kadar götürür insanı.

Gücünü vererek kendini köleleştirmektir. Ne yapacağın konusunda başkalarının karar vermesine izin vermektir. İşte onların planı ve başımıza gelen durum. İstedikleri onların planlarını beslememiz, hepimiz biliyoruz tek Dünya düzenini, tabi ki bu istekler bundan da öteye gidiyor, şu an içinde bulunduğumuz durum onların planları doğrultusunda oldukça hızlı ilerlediklerinin bir göstergesidir. Tüm işletmeleri kapatıp hayatta kalma adına, rasyonel düşünemeyeceğimizden dolayı, onlara boyun eğmekteyiz.

Bir çok insan da 2. Boyut alanında tıkılıp kalmıştır. Korku programında bir sonraki seviye. Bu alanda takıldıysan bir düşük vibrasyon alanından diğer düşük vibrasyon alanına top gibi sekiyorsun demektir. Bu alanda öfkeleniyorsun, öfke ile yukarıda belirttiğim gibi YİNE düşük enerji alanında kısılmışsın, Dünya denilen bu hapisane gezegeninden çıkıp gitmek istiyorsun, bazı şeylere bağımlı hale gelmiş olabilirsin, bütün bağımlıklar enerjinin sifonlanmasına yol açar. Bir çok insan bazı şeylerin bu yada şu şekilde bağımlısı olmuştur yaşamında. Bağımlılığını beslemek adına her şey yapabilir, önemsiz bir şey gibi görünse bile.

Her an, her an kendini düşün, şu anda burada mısın, yoksa yapacak bir işin var mı, sürekli uykuda bir şey düşünüyor bir şey için endişeleniyor musun, biliyorsun her şey bilincini köleleştirmekle ilgili, bu düşünceyi sürekli besleyen ya da sürekli düşük frekansta tutan bir parçan olduğunu hatırla, o rahatlamaya ihtiyacınız olan boşluğu doldurmanız gerekiyor, enerjiniz çekiliyor, bir sızıntınız var ve onların tüm ajandalarını besliyorsunuz, bu planların çok katmanlı olduğunu unutmayın.

Bu yüzden yine insanların Bilincini çalmanın mükemmel bir yolu, güçlerini vermelerini sağlamak. Belirli ölçüde katılımlarını sağladığınız ölçüde, hayatlarının berbat olacaklarını umursamıyorlar. Gezegendeki milyarlarca insan çeşitli şeylere bağımlı ve ayrıca ikinci boyutta olmak cinsel sefalet programıdır, bu nedenle sürekli seks hakkında endişelenen herkesin porno izlediğini bilirsiniz, 7/24 sex hakkında düşünmek, her zaman sevişmeye çalışmak, enerjinizin karanlığı besliyor olmasıdır.

Tamam, Bilincinizin ihtiyacı olan her şey şimdiki anda, tamamen burada olmalı, Yükseliş budur, her parçanız üzerindeki ustatlığı ile ilgilidir, bu yüzden sizi bir şeyle meşgul etmeye çalışacak çok fazla program altında yaşatılmaktasınız, bu yüzden oldukça meşgulsünüz. Neler olup bittiğini görmüyorsunuz, bu yüzden o cinsel saplantıya takıntılı biri en iyi hayatı yaşayamayacak ama dışsal bildiğiniz bir şeye olan bu saplantının ötesine geçmek için içsel şifayı başaramayacak.Tahmin edin bu neler yapar? Aynı zamanda çok uluslu şirketleri de besler, içlerindeki boşluğu doldurmak için size satacakları pek çok ürünleri var, siz sürekli kendi dışınızda ya insanlar ya da Bilincinizi köleleştiren şeyler arıyor ve besliyorsanız, kelimenin tam anlamıyla kendinizi köleleştirmek için tüm bu planlara para sağlıyorsunuz.

Bir sonraki seviye, daha çok üçüncü boyutlu bir güç kontrolü durumu olacak, açgözlülük, yani yine çok düşük titreşimli bilinçler olacak, daha çok öfkeli bir durum olacaktır. Ama gezegende üçüncü Boyuta kilitlenmiş ve 3B Dünyaya takıntılı olan milyarlarca insanımız olduğunu elbette haklı gören herhangi biri, o doğrusal rasyonel zihinde sürekli düşünerek perdeyi kapatamaz. Kendi dışarıdaki herkes tarafından, neyle beslendiklerine dair dar gerçeklerin ötesini göremiyorlar, neler olup bittiğine dair birden fazla seviyeyi sentezleme yeteneği yok, sadece o kurban zihniyetine, failin kurbanına, kurtarıcı zihniyetine ve aynı zamanda bunu yapan insanlara kilitlenmiş durumdalar. Daha fazla paraya, daha çok şeye ihtiyaç duyma takıntısı olan insanlar, o rekabet modunda olan insanlar, enerjinizi sifonlamak ve planlarını beslemek için sizi kullandıklarının bilincindedirler.

Yarışmada herkese ihtiyaçları var, herkesin ayrı ayrı birbirleriyle kavga etmesine istiyorlar ve gerçekleştiriyorlar, insanlar arasında ne kadar drama yaşandığını bir düşünün, dahil olmalarına bile gerek yok, sadece bilirsiniz gibi, birkaç yerde yangın çıkarırlar ve tüm insanlar egolarında sıkışıp kalır, sonra yangın her tarafı sarar, çünkü üçüncü boyut durumu düşük zihin egosudur.

Bilirsiniz, 3B durumuna kilitlenmiş olan herkes sürekli olarak zihinde sıkışmış ve herkesle kavga halindedir, sadece çok sınırlı bir yaşam perspektifi vardır ve sizi Sıçan yarışında tutar, her zaman sadece daha fazlasına odaklanmanız gerekir ve ayrıca gücünüzü bırakmayı ve başkalarını kontrol etmekle ilgili her şeyi kabullendirir, bu ilkel ilk bilinç seviyelerinde sizi 3B Dünyaya kilitlitler. Bunun çok ötesine gidebiliriz, kalbimizi açabiliriz, boğaz çakramızı açmaya başlayabiliriz, üçüncü gözümüzü açabiliriz, taç çakramızı açabiliriz, Tanrı dünyasının antiparçacık alemlerinin ötesine geçebiliriz, Yükselişin tüm amacı bu, alt gündemleri beslemek için bilincinizin sürekli olarak emilip çekilmesine izin veren 3. Boyutun ötesine geçmek. Dünyadaki bu karanlık gündemleri besleyenin bizler olduğunu unutmayın.

Bu tür negatif İnsanlar (sermaye, İllimunati) kötüdür, çünkü onlara enerji verilmiştir, bunların asalak güçler olduğunu unutmayın, asalak insanlar sizin hizmetinize, paranıza, sizin onlara inanmanıza ihtiyaçları var. Okuyamazlar, planlarını uygulayamazlar; eğer insanlar “daha sonra görüşürüz, hoşçakalın” deyip kazdıkları kuyuya düşmeden çekip giderlerse. Bu yüzden hayatta kalma modunda sürekli insanlara ihtiyaç duyarlar. Fiziksel bedeninizin toksitlenmesini isterler ve toksiklerler, çünkü sizin için Birinci Boyut algısı, fiziksel bedeninizdir, bu yüzden vucudunuzun toksinlerle dolu olmasına ihtiyaç duyarlar, çaresizce köşeye sıkışıp kalırsınız, bu Boyutta ne kadar çok fiziksel toksin katmana sahip olursanız, Bilinciniz 3B Dünyanın ötesine geçemez, kilitlenir. Daha yüksek seviyelerde var olan bizler bunu hissedebiliriz, bazen baskı hissederiz, enerjimizin çekildiğini hissederiz veya enerji bedenlerimizden fiziksel bedenimize uzanan akorları hissederiz. Birdenbire inanılmaz olabileceğimizi  hissediyoruz, tetiklenebileceğimiz bir şey için endişeleniyoruz.

Böylece tüm bu farklı İfadeleri hissedebiliriz; tüm bu birinci boyut hayatta kalma mekanizmaları ve travmaları tarafından, 2. Boyut bağımlılıkları, düşük duygusal durumlar ve cinsel sefalet programları, 3. boyut rekabet programları, önce başkaları üzerindeki güç ve kontrolü düzenleme ve ayrıca kurban, tabii ki kurban olduğunu bildiğin yerde, lütfen beni kurtar, bana sihirli hapı ver veya günü kurtar gibi. Böylelikle sahip olduğun gücü onlara veririyorsun, teslim oluyorsun, kolaylıkla davet edildiklerinden, içeri giriyorlar. Ve artık onlar kahraman. “Ooh merak etmeyin, hükümet günü kurtarmak için burada, hayır, bundan daha iyisini biliyoruz”, bilinciniz o alt acendaları böyle besliyor. Güçlerini tamamen bırakmana gereksinim duyuyorlar, bu yüzden stres içinde olmana, enerjini kaos içinde hissetmene, hasta hissetmene, sıkışıp kalmana, depresif hissetmene, dediğim gibi birinci, ikinci, ve üçüncü boyutun tüm bu düşük titreşimlerine ihtiyaçları var. Gerçekten de o an geliyor sadece birinin senin için günü kurtarmasını istiyorsun; “lütfen bana yardım et”, böylelikle hayatını en iyi şekilde mi yaşıyorsun? Kendini en yüksek derecede mi ifade ediyorsun? Her gün kalkıp kendini bu dünyada ışıldamak için gelişitirip genişletiğini mi sanıyorsun?

Buraya liderlik etmeye geldik, dünyada fiziksellikte Hareket Halindeki Ruh olmak için geldik, buraya kimse tarafından kurtarılmak için gelmedik, işi başkalarına yaptırmak için gelmedik, buraya gerçek iş yapmak için geldik, ve bu da, karanlık portallar tarafından kullanılan tüm bu parçalarınızın bu gündemleri beslemek için sifonlanarak kullanılmasına izin vermemeyi içeriyor.

Şimdi tüm bu parçalarınızı geri alıyorsunuz,  gücünüzü yeniden geri aldığınız yerde, kendinizi gerçekten ifade etme yeteneğinizi geri alıyorsunuz. Yaşadığın gün için kendini sakin ve heyecanlı hissetmiyorsunuz. Yani bu şekilde sizi tuzağa düşürdüler, ruhunuzun amacını yaşamadığınızda farklı bir insan oluyorsunuz, ruhunuzu köleleştirip çaldılar, bozuk insanlar bozuk sistemler yaratır, bozuk sistemleri beslerler, bozulmayan insanlar bu saçmalığı desteklemez, o yüzden bir daha ki sefere bir şeye sinirlenip korku içinde bir şeye kızdığınızda, yeni Dünya sistemlerini sonsuz bolluk, birlik, sevgi ve denge içinde mi beslediğinizi, yoksa dikkatinizle, korkunuzla, öfkenizle, canavar makinesini mi beslediğinizi bir düşünün. HER ŞEY BİZİM İLE İLGİLİ; BİZİM ELİMİZDE, bu sistemleri beslemek için dramanın artacağını biliyoruz. Şu anda büyük zaman kaybediyorlar

Çeviri; Naci Gülşan

-EARTH1111-

AFFETMENİN GÜCÜ

 

AFFETME

Affetme anlayıştan doğar, ancak bir insan anlayışın ötesine bir sıçrama yaptığında ortaya çıkar. Affetme, toplumsal devrimden daha ileri bir aşamadır. Bir insanın anlayışlı ve iyi niyetli olması, bir toplumu planlayıp düzenleyebileceği anlamına gelmez. Tarih, devrimlerin dünyayı asla değiştirmediğini göstermiştir - sadece toplumu değiştirirler ve genellikle sadece kısa bir süre olur bu değişim.

Affetme, Yeniden Doğuştur.  Gördüğümüz gibi, anlayış, bir tür toplumsal reformu kışkırtarak bütünlüğe hizmet etme dürtüsüne yol açar. Bununla birlikte, bağışlama saf bir yüksek bilinç halidir ve bu nedenle hiç huzursuzluk hissi yoktur.        

Affetme form dünyasındaki sınırları eriten bir tür kozmik sıcaklık gibidir. Affetmek her şeyin ardındaki Gerçeğin görünmesine izin verir. Bundan da öte, kişinin gerçeği görmesini ve böylece kişnin Gerçeğe dönüşmesini sağlar.

Bağışlamanın gücünün zamanla ilgisinde büyük bir gizem var. Affetmek, gelişen bir güçten ziyade kapsayan bir gücü temsil eder, çünkü kelimenin tam anlamıyla gelecekten geçmişe doğru gelir. Affetme insan formuna inerken, tüm insanlığa elini uzatır ve zaman içinde geriye doğru yol alır, kolektif geçmişimize oyuk açarak ilerler, ebediyet içinde hapsolmuş ve durgun kalmış enerjiyi serbest bırakarak özgürleştirir.

Affetme, tüm insanlığın atalarının soyundan aşağı doğru hareket eder, genetik blokları çözer ve hangi yöne giderse gitsin karmik lanetleri kaldırır. Bu yüzden Affetme genellikle mucizelere neden olabilmekle kredilendirilir, çünkü nesiller boyunca durgunlaşan karmik bir borcu serbest bırakabilir. Bu tür borçlar serbest bırakıldıkça, yeryüzünde yaşayanlar inanılmaz dönüşümlerden geçebilirler.

Affetme, yoluna çıkan her şeyi temizleyen ve serbest bırakan bir enerji frekansıdır. Bu genetik temizlik, yeni bir türün doğuşunu mümkün kılar. 

Affetmek gerçekten kolektif bir olgudur, bu yüzden biz insanlar onu asla kontrol edemedik ya da taklit edemedik. İçinde daha önce tıkanmış bir şeyleri açmak için, üzerine gökten düşen bir sürpriz gibi. Bu gerçekten bir mucize!

Daha fazla insan Affetmeyi uygulamaya geçirdikçe, insanlığın kolektif karması çözülerek ortadan kalkar. Affetmeyi tam başaran insanlar hayatta hiçbir şeye tutunmazlar çünkü anlayışın ötesine geçerek saf Gerçeğe dönüşmüşlerdir.

Her şey affedildiğinde, affetmenin kendisi de artık yok olur, sadece Gerçek kalır. Son kader; geçmişle gelecek arasındaki, siyahla beyaz arasındaki, yin ile yang arasındaki kırılmayı, kopmayı onarmak ve sonunda uzay- zamanının mantıksal dokusuna bir son vermektir. 

Gerçek affetme merhametsizdir çünkü her şeyi kaynağına döndürür ve saf bir imha gücüdür. Affetmenin nihai amacı aslında form dünyasına bir son vermektir.

AFFETME gerçek bir MUCİZE!         

Richard Rudd

GRİLER VE GRİ FEDERASYONU

 GRİLER VE GRİ FEDERASYONU

Siyah, gri ve beyazdan oluşan üç bantla simgelenen kabaca Gri Federasyon olarak adlandırdığımız enerji ile bağlantı kurmak için bu titreşime hoş geldiniz. Gri varlıklar bir dizi farklı ırkların birleşimidir. Her ne kadar bağlantılar olsa da, farklılıklardan dolayı tek bir çatı altında toplanamaz. Bu yüzden onlara ‘federasyon’ diyoruz, farklı gruplardaki varlıkları temsil etse de genel olarak ‘Griler’ olarak tanımlanmakta.

 Ancak, Griler gerçekten bizim dışımızda olan Dünya dışı varlıklar değildir. İlgilendiklerimiz Varlıkların çoğu, kendisini yok eden bir ‘Paralel Dünya'da mutasyona uğramış ırklarıdır.

Bir zamanlar Dünya'nın paralel versiyonunda bizim şu anda sahip olduğumuz teknolojiden çok daha ötesinde yüksek teknoloji seviyesine ulaştılar, çünkü duygusallıktan ziyade sadece teknolojiye odaklanmışlardı, bunu da üstünlük olarak görüyorlardı. Zamanla, doğadan çok kopuk olmaya başladılar, bu yolla bir anlamda gezegenlerinin tohuma kaçmasına izin verdiler. Doğayı ihmal etmeye başladılar, teknoloji uğruna madenleri tükettiler, ormanları yok ettiler, iklimi değiştirdiler ve sonunda gezegenleri artık yüksek teknolojilerinin bile kurtaramayacağı yaşanabilir yer olmaktan çıktı. Bu noktada genetik, teknolojik, biyolojik yapılarını o denli dramatik bir şekilde değiştirdiler ki hiç bir şekilde doğa ile ilgisi olmayan yarı insan yarı makine haline geldiler. Sonunda ırklarının tamamen ortadan yok olacağını fark ettiler. Üreme yeteneklerini kaybetmişlerdi, üremelerini sürdürebilmeleri için değişik bir kaç şeyi denemeye başladılar:  İlk olarak yaşadıkları ortam kendileri için elverişli olmadığından kendilerini yeraltı şehirlerine taşıdılar ve tekrar ve tekrar kendilerini klonlamaya başladılar, sonunda bu yolun da çıkmaz bir sokak olduğunu fark ettiler. 

Teknolojileri ile bile orijinal insan DNA kopyalayamadılar ve kültürlerini sürdürmek için uygulanabilir, enerjik, doğal orijinal İnsan DNA'sını kendilerinin genetik yapılarına tekrar aşılamak gerektiğinin bilincine vardılar. Soylarının devamı için tek bir şansın İnsan DNA'sından elde edilecek exstrat olduğu sonucuna vardılar. Essassani ırkı gibi ki bunlardan sadece biri, kendileri için zorunlu olan çeşitli melez ırklar yaratmak için bizim gibi insanların olduğunu bildikleri paralel gerçekliğe teknolojilerini kullanarak geçtiler. Sonunda Gri’ler denilen hali hazırda mutasyona uğramış insanlar olarak paralel gerçekliklerin içine girip yayılarak kendilerinin farklı sürümlerini yarattılar. Bu paralel gerçekliklerde, Zeta Reticuli Yıldız sisteminde yerleşmiş bir ırk gibi, kendilerinin farklı sürümleri ve çeşitleri ile karşılaştılar, oradaki melez insanlar ile ilişkileri sonucunda son derece ihtiyaçları olan bir şey öğrendiler, bu da entelektüelin ötesinde ki farklı bir seviyede başka boyutları görebilmeleri konusunda aldıkları rehberlik yolu ile melez uygarlıklarını nasıl planlayıp oluşturacakları konusunda çok yararlı oldu. Rastladıkları medeniyetler çok uzun zaman alacak olan bu tür projede gözetmen olup zamanı kısalttılar. Zeta Reticuli sisteminde bu varlıklarla karşılaştıklarında, tüm bu planın / gündemin gözetmeni olmalarına izin vererek bu gözetmenlerin türlerini sürdürecek olan melezleşme gündemine katılmalarına ve geliştirmelerine izin verdiler. Aslında çoğu zaman kararı onlara bıraktılar, medeniyetlerinin birincil organizatörü olmalarına izin verdiler. Bu gözetmenler, kaçırma fenomenolojisindeki birçok insanın, çok uzun boylu olan böcek gibi varlıklar olarak tanımladıkları Peygamber Devesidir (Mantis).

                                           Mantis

Böylece bir anlamda Mantis ırkı Gri federasyonun, gözetmen olarak, bir parçası oldu.

Mantis ırkı, Gri’lerin iç geçit açarak içine girdikleri Dünya'nın paralel gerçeklik sürümlerinin çoğunda da kendi Dünyalarını yok etme, duygusallıklarını kaybetme ve ırklarını sonlandırmanın eşiğine gelmiş olan varlıkların farkındalardı. Buradaki, kendimiz gibi (Essassani), melez olan ıkların yaratılmasına yardım ederek, aynı kaderi, aynı deneyimi yaşamamaları adına onlara da yardımcı olma gereğini duyuyorlardı. 

İşte Bashar ve Essassani'lerin  bugün ve son 30 yıldır bizimle bu bilgiyi paylaşıyor olmalarının nedeni;  onların içine düştüğü hatayı yaparak, aynı yolu izlemenize gerek olmadığını, kaderinizi değiştirebileceğinizi, bu alanda bilinçlenerek uyanıp kendi gerçekliğinizi onların içine düştüğü çıkmaza düşmeden yaratabileceğinizi değişik yollarla anlatmak.  

Kaynak: Bashar-Yıldızlararası Çokgen

Ç: N. Güişan

DÜNYA'NIN MELEZ SOY AĞACI

DÜNYA'NIN MELEZ SOY AĞACI

Bashar'ın Daryl Anka kanalı üzerinden bahsettiği ’hibridizasyon programı' AKA (uzaylı kaçırma), kendimiz (Dünya İnsanları) ile ‘Griler‘ adı verilen bir ET (mutasyona uğramış / paralel dünya) ırkı arasındaki bir üreme planıdır. Bu üremeye, yaklaşık 39 ışık yılı uzaktaki bir gezegende, Zeta Retikulumunda yaşayan başka bir ‘gözetmen’ ırkı tarafından yardım edildi. Bashar'a göre, biz zaten 5 melez ırkın ebeveynleriyiz! ve işimiz bitmeden buna 2 tane daha katılacak. Tıpkı bir Erkek ve Kadının birbirini tamamlayan karşıtları olduğu gibi, insanlar ve Griler de bireysel bir bilinç geliştirirken, onlar kolektif bir bilinç geliştirdiler ve genetik yavrularımız aracılığıyla bu nitelikler harmanlanıyor (biraz aşılanmış bitki  gibi) ve fizikselliğin ve bilincin eşsiz ifadeleriyle tüm Dünyaların ve medeniyetlerin yaratılışını ifade ediliyorlar. 

Başka bir türün üzerinde genetik değişiklikler yaparak başka bir  bir ırk yaratma fikri, ruhsal açıdan çok sağlıklı olmayan ve ‘frankenstein-vari’ gelebilir. Buna rağmen, Bashar bu aslında evrimsel mekanizmanın bir parçası olan genetik materyalin doğal akışı ve mutasyonunu hızlı geliştirme fikri ile birlikte, mevcut yasal evrimsel mekanizmalardan biri olduğuna işaret ediyor. Ayrıca, ‘Evrensel ruh’ düzeyinde, aslında bu Melez programlamada rol almayı kabul ettiğimizi de ekliyor.

Paralel başka bir Dünya'da aslında bizler olan Gri'ler, teknolojiyle aşırı derecede uğraşıp çoğalma yeteneklerini ve  onların varlığını destekleyecek gezegen'i yok ettiler, zorunlu olarak yaşadıkları Dünya'nın paralel versiyonlarında taze insan DNA'sı aramaya zorlandılar, böylece biz Dünya inasanı da bu duruma sürüklendik. Melez ırkların ıslahı yoluyla kendilerini yeniden yaratma işlemi sırasında Paralel Dünyaların birçok versiyonunda aynı şeyi yapmış olan diğer ırkları fark ettiler ve Onlarda bir zamanlar Griler gibi gezegenlerini yok etme sürecine girmişlerdi. Negatif kalıpları Grilere gösterip Dünyalarını yok etme yolundaki aynı olumsuz davranışlardan alıkoydular. Essassani ırkı bize yardım eden ve bu bilgiyi yazmamı sağlayan başka bir Melez ırktır. 

Melez ırklar, şimdi ve gelecek

7. ırk - 1000+ yıl. 6. melez ırkın tümü düşünülemez nitelikler ile nefes kesici bir yedinci ırk oluşturacak. 

6. ırk - Homo luminoso / Galactica. (limit ustaları).

Yakında başlayacak ve önümüzdeki 1000 yıl boyunca sürecek. Dünya, yüksek düzeyde insan genetiğine sahip ilk Melez havuzuyla (‘özgür çalışanlar’ olarak adlandırılır) doldurulur (günümüz insanları da hibridtir). Şu anda farklı bir boyutta gemilerde yaşarlar ve insan ebeveynleriyle rüya aracılığıyla bağlantı kurarlar. 4. yoğunluğa geçtikten sonra, insan ebeveynleriyle yeniden bir araya gelecekler, daha sonra 6. melez ırkı oluşturmak için uykuda olan 5. boyut (4. yoğunluk) DNA'sına sahip olan mevcut Yeryüzü çocuklarımızla karışacaklar. Bu gelecek 1000 yıl içinde gelişecek. "Homo luminoso".

Dünya, bilinçte evrimleşmek ve genişlemek için hibrid E.T. DNA'sının füzyonundan geçiyor. Binlerce yıldır melezlenmiş durumdayız ve şimdi büyümemizin bir sonraki aşamaya atlamayı seçtiğimiz zamandır ve bunu yapmak için daha yüksek ışık titreşimlerini somutlaştırabilecek kadar yükselmiş bir fiziksel bedene ihtiyacımız var.

1. Aşamada çoğunluğu Genç olan 333 Melez Çocuk 2020 sonrası Dünyaya getirilecek. ‘Yolu açıldığında' her bir aşama, daha küçük çocuklar getirecektir. Küçük çocuklar, Dünya Toplumuna uyum sağlamak için daha fazla öğrenme, eğitim ve entegrasyona ihtiyaç duyarlar.

5. ırk - ’Şalinaya‘ (önce gelecek olanlar) olarak da bilinen ‘Yahyel'. Evet, Bunlar bizim ilk ET'imiz olacak, göz göze ziyaretçilerimiz. Aynı zamanda görünüşte en insan görünümlü olanlardır, 1. Melez ırk en az insan görünümüne sahiptir. Gemileri UFO gözlemlerinde en çok görülenler. Bayrakları veya 'enerji sembol imzası', ortasında yeşil bir nokta bulunan siyah bir arka plan üzerine yerleştirilmiş beyaz bir beşgendir. Gemilerinde bizim olan ‘özgür’ çocuklar var.

4. ırk -  Aşağıdaki sembollerinin dışında, henüz isim verilmedi.

Bashar, Melez çocuklarımıza rehber ve koruyucu olarak hareket eden belirli bir gruba, çoğunlukla gizli olarak, dünyadaki hayata uyum sağladıkları için atıfta bulundu. (Anne ve Baba 2016 açılış monoloğu). Açıkça fiziksel olarak gezegenimizi uzun süreli ziyaret ediyor ve kalıyorlar, Dünya tabanlı Melez çocukların ilk dalgasına, insan 3B arabirim eğitmenleri gibi davranıyorlar. 

3. ırk - 'Essassani’, (canlı ışığın yeri) ancak 2013'ün ortalarından bu yana, rezonanstaki tam fizikselliğin son boyutu olan 5. boyuttan, 6. boyutun veya 5. yoğunluğun ayırt edici özelliği olan yeni bir Yarı-Fiziksel duruma kayması nedeniyle ‘Eshakani' olarak adlandırılıyor. Bu bilgilerin çoğunun aktığı ilk temas uzmanı olan Bashar, çoğunlukla şehir büyüklüğündeki gemilerde yaşayan gezegenin yaklaşık 230 milyon sakininden biridir. Dünya'dakinden 10 kat daha hızlı evrimleşiyorlar. Bir Essassani'nin ortalama ömrü bizim 30 yılımız ya da bulundukları ortamda 300 yıldır. Boyları küçük, yaklaşık 5 fit, narin yapıları, bizimkinden daha büyük gözleri, beyazımsı tenleri (istisnaları olmasına rağmen), Moğol gibi görünüşleri var, erkeklerin saçları yok, kadınların var. Telepatikler ve konuşarak anlaşmıyorlar, ayrıca yemek yemiyorlar, içmiyorlar ya da tuvalet ihtiyaçları olmuyor. Bir erkek ve dişi arasında oluşturulan bir enerji balonu yoluyla fiziksel temas olmadan çocuk yapıyorlar. 25 Saatlik günleri var, ancak daha sıcak bir Güneşe ve etrafındaki daha geniş ve daha serin bir yörüngeye sahip olmaları nedeniyle bir yıl 454 gün sürüyor. Yeşil gezegenleri, iklimlerinin sürekli sabit olmasını sağlayan çok küçük bir eksen eğimine sahiptir, iklim ısısı her iki yönde 22 derece'den sadece birkaç derece oynuyor tüm yıl boyunca. Oksijenleri bizimkilerden biraz daha zengin, uyum sağlayana kadar çakırkeyif bir kafa yapıları vardı, ama çok az ayarlama yaparak durumu iyileştirdiler. 

Doğal bir ayları yok, ancak Griler, tüm kolektif bilinçlerini düzenlemek ve dengelemek için 3 yörüngeli süper bilgisayar gibi davranan 3 tane 75 mil çapında yapay bir ay yarattı. Aylarına  Epsilon adını verdiler, aslında Daryl Anka aracılığıyla konuştular ve şimdi Ayımız ve daha önce konmuş yapay olarak tasarlanmış 'kitle hilesi' ile Dünyamızın rezonansını manipüle ederek değişimimizi hızlandırmaya yardımcı olduklarını açıkladılar. Genetik insansı bağlantılarının ötesinde, aynı zamanda Sirius ile birlikte Dünyamızla eşsiz bir gezegensel aşırı duygusal ilişki içindedirler. (Dünya, Essassani, Sirius) üçlüsü oluşturarak Arcturus (37 ışık yılı uzaklıkta) ve Polaris (430 ışık yılı uzaklıkta) ile tekil bir bilinç olarak hareket eden başka bir seviyede oluşan bağlantıları var. Yüksek boyutlarından dolayı gezegenlerini göremiyoruz, ancak görebilseydik Orion takımyıldızı yönünde yaklaşık 500 ışık yılı ötede olurlardı.

Onların bayrağı veya imza enerjisi bu üçgendir:

2. ırk - Aşağıdaki sembol dışında şu anda bilgi yok.

1. ırk - Şu anda, Grilere benzediklerinden ve tekil bir fikir birliği bilincinden başka hiçbir bilgi yok. Sembolleri:

Griler aslında bizimle aynıydı, ama zamanla kendilerini mutasyona uğrattılar, biyolojik ve entelektüel mükemmellik yolunu izlediler bu yol da sonunda onlara geri tepti. Bir sonraki yazıda onlardan bahsedeceğim. Sembolleri:

(12 Eylül 2015'te Bashar - Sedona Vorteks Dizisi), belirtilmemiş olmasına rağmen, muhtemelen her dünyanın bireysel rezonansı ile ilgili olan yeni bir Hibrid sembol seti sergiledi, işte 6 sembol:

DÜNYA İNSANININ 5. MELEZ UYGARLIĞI, İLK ZİYARETÇİLERİMİZ

5. MELEZ Uygarlık ‘Şalinaya’ (“önce gelecek olanlar”) olarak da bilinen ‘Yahyel‘. Evet, Bunlar bizim ilk gördüğümüz dünya dışı varlıklar olacak, yüz yüze görüşeceğimiz ziyaretçilerimiz olacak. Aynı zamanda görünüşü Dünya insanına en yakın olanlardır, 1. Melez ırk en az insan görünümlü ırktır. Gemileri UFO gözlemleri olarak en çok görülenler. Yukarıdaki bayrakları veya 'enerji sembolü imzası', diğer 5 melez ırkla ilişkili olarak kullanılır. Bununla birlikte, bireysel dünya titreşim sembolü, gemilerinde bizlerin ‘özgür olan' çocuklarımızı barındırmasıdır. Bunlar, bir Dünya Annesinden / Babasından alınan DNA'lardan Melezlenmiş çocuklardır. Yahyel'le temas sırasında bu çocuklar Dünya'ya getirilecek ve burada da büyütülmeye devam edilecekler, sonunda birbirine karışacak ve yeni bir ‘kozmik’ DNA şeklini, nispeten doğuştan gelen DNA / kan stokumuza asimile ederek bilincin yükselmesine yardımcı olacaklar. 

Yahyeller, biz dünya İnsanlarına diğer Melez ırklardan daha yakın görünüyorlar ve bu nedenle evrenle birlikte olmaya yavaş yavaş uyum sağlamakta daha az 'şok edici’ bir tampon görevi görecekler. Bizim için besledikleri Dünya melezi çocuklar, bizlere daha da benziyorlar, bu yüzden aslında iki ırkımız arasındaki genetik köprüyü oluşturuyorlar.

Diğer melez ırklar da daha sonraki bir aşamada, bizlerle ilişkiye girecekler. Diğer ırklar görünüşte daha az Dünya insanı görünümündeler.

Artık bir Işık İşçisi değilim, Bölüm 2 - Karma'nın “Efendi”lerine Egemen Olduğunuzu Söyleyin

Artık bir Işık İşçisi değilim, Bölüm 2 - Karma'nın “Efendi”lerine Egemen Olduğunuzu Söyleyin  

Bu makalelerde ortaya koyduğum şeylerin herkesin kabul edilmesinin zor olduğunu biliyorum, ancak nereye götürürse götürsün, "Gerçeğe" adadım kendimi.

Karma'nın "Efendileri"

Karmanın Efendileri (lords of karma) olarak bilinen sahte ışıklı Yozlaşmış-Yaratıcı'nın parazitleri, Yozlaşmış-Yaratıcı'nın dışında karşılaştığım en kötü özgür irade ihlal edicileridir. Bunlar, Varlıklara Yozlaşmış-Yaratıcı'nın sisteme girip çıkmalarına izin veren veya reddeden birincil kapı görevlileridir ve bu nedenle afişe edilmelidirler. Karma doğal hukukuna olan sapkınlıkları çok şaşırtıcıdır, bu makalede sadece küçük bir bölümünü kapsayabileceğim. İlk olarak söyleyeceğim şu, Varlıkları Evrensel Yasayı açıkça ihlal ederek tekrar, tekrar ve tekrar reenkarnasyona zorlamaktan sorumludurlar.

Yozlaşmış-Yaratıcı'nın köleleştirme sisteminin dışındaki “Özgür Evren” de, bir Varlık seçtiği herhangi bir gezegene enkarne olmakta özgürdür.

Bir Varlık fiziksel yaşamı sona erdiğinde (yüzlerce, belki de binlerce yıl sonra), dinlenmek için Sonsuz Kaynak'a geri döner ve daha sonra öğrenmeye ve büyümeye devam etmek için ne yapmak istediğine karar verir. Bu sürecin hiçbir yerinde hiyerarşik bir kontrol, karma "efendileri" gibi manipülatif Varlıklar grubu yoktur.

Benim "efendiler" (Lords) kelimesinde kullandığım tırnak işareti, onları bu şekilde adlandırmaya tenezzül etmediğim anlamına gelir. Yani her zamanki tarzımda, bu Varlıklara yeni, biraz alaycı bir isim verdim: Karma Tezek’leri. Bunları birkaç ay önce, zorladıkları dayatılan kontratların derin katmanlarını kaldırdığım andaki bir tesadüften sonra bu şekilde isimlendirmeye başladım. Sürecin bir noktasında onlara zorla, "Gördüğüm en büyük b**ksun. Sana HİÇ BİR ŞEY borçlu değilim, manipüle ettiğin her bir Varlığa ödeyemeyeceğin kadar borçlusun! " dedim. Bu noktada apar topar ayrıldılar.

Karma Tezek’leri adı iyi yakıştı. Her ne kadar çocukça olsa da, sanırım uyuyor ve umarım onları siz de aynı şekilde görüyorsunuzdur, böylece şimdi ya da daha sonra fiziksel alemden ayrıldığınızda onlar tarafından aldatılamayacaksınız. Bu yeniden adlandırmayı bitirdiysek, Karma Tezek’leri olan bu Varlıkların manipüle etme yollarından bazılarını inceleyelim.

"Işık Değerlendirme" Dolandırıcılığı

Karma Tezek’lerinin bir Varlığa, neredeyse sonsuz reenkarnasyonunu kabul ettirmek için kullandığı birincil araç (sahte) "Işık Değerlendirmesi"dir. Bir insanın vücudu öldüğünde, ruhu astral alemlere taşınır ve daha önce büründüğü kimliklerinin çoğunu ortaya dökerek değerlendirme başlar.

Eğer bu sürecin kesintisiz olarak gerçekleşmesine izin verilirse, o Varlığın Gerçek Işığı, içinden ortaya çıkarak bu enkarnasyonda yaşanılan sınırlayıcı inançlar katman katman değerlendirilebilinir.

Bununla birlikte, Yozlaşmış-Yaratıcı kontrol sistemi alemlerinde olan şey; Karma Tezek’leri, ışığın Varlığın içinden çıkmasını engelleyerek, onları renkli, göz kamaştırıcı bir görüntüde olan bir dış ışıkla kuşatmaya başlarlar. (Bu yüzden ölüme yakın deneyime sahip insanların çoğu bir ışık tünelinden geçtiğini söylerler) Göz kamaştırıcı dış ekran, dikkat dağıtarak Varlığın içinden ortaya çıkan ışıktan uzaklaştırıp frekans kenetlemesi ve enkarnasyonları sırasında maruz kaldıkları dini programların aktivasyonu yoluyla sizi hipnotize eder.

Karma Tezek’leri ve Baş (Cin) "melekler" ve "yükselmiş üstatlar" gibi Ruhsal Yalancı-Meleklerin diğer üyeleri genellikle bu süreçte arka planda bulunacaktır. Birey evrensel  bir sevgi ve birleşmişlik hissi ile doldurulurken, onlara bu hissin, onları çevreleyen dış "Işık Varlıkları"ndan geldiği söylenir.

Bununla birlikte, bu Evrensel Bir'lik ve sevgi duygusu aslında Varlığın İÇİNDEN ortaya çıkmaktadır ve bu onlara Karma Tezek’leri  ve Yalancı-Melekler  tarafından geri yansıtılmaktadır. Bireyin neler olup bittiğini etraflı düşünecek zamanı yoktur, çünkü hızla sürecin "değerlendirme" aşamasına geçerler. Kişinin yaşamı boyunca yaşayıp deneyimlediği hayal kırıklıklarına, yerine getirilmemiş arzulara, acı verici deneyimlere ve yaralayıcı eylemlere odaklanan küçük bir filmi gösterilir.

Bu taraflı ve manipüle edilmiş "yaşam değerlendirmesi" sayesinde Varlık, yaşamları hakkında kötü hisseder, bu tam olarak Karma Tezek’lerinin istediği şeydir.

Kişiye, hayatlarındaki pek çok şeyde başarısız olmalarına rağmen, bir kez daha geri dönme ve yeni bir enkarnasyonda "işleri düzeltme" şansı verileceği söylenir. Bu durumda varlık, kurtuluş için bu şansa minnettar olur ve Karma Tezek’lerinin kendine tekrar enkarne olmak için sunduğu anlaşmaları kabul eder.

Eğer Hıristiyan tipi bir beyin yıkama ortamında büyümüşse, "İsa ve meleklerle" karşılaşacaklar, fakat "henüz cennetin krallığına girmeye layık olmadıkları" söylenecek.

Tabii ki, cehenneme gönderilme korkusu, inanç sistemlerinde o kadar güçlü ki, reenkarne olmaya cani gönülden razı olurlar ve gerçekte Yozlaşmış-Yaratıcı'nın krallığı olan sözde "Tanrı'nın krallığına" girmek için "layık" olma şansına can atarlar.

Reenkarne olmayı kabul ettikten sonra, Varlık reenkarnasyonu beklemek için orta ila üst astral alemlerde bir "cennetsel aleme" gönderilir. Bu bölge, doğa benzetmeleri, güzel manzaralar ve zamanları geldiğinde bu Varlıkların dünyaya geri dönmesini sağlayan "koruyucu meleklerin" bir kadrosu ile güzelce dekore edilmiştir. Tabii ki, bu "koruyucular" aslında sürülerine bakan asalak koyun çobanları dır ve bu alemde tutulan Varlıkların başka bir yere gitmesine izin verilmez.

Bitmeyen Daha Fazla Negatif Karma Yapmaya Dönüş

Bir bireyin yaşamının içeriği, iyileşmemiş yaralar ve yerine getirilmemiş arzular, onları reenkarne olmaları gerektiğine ikna etmek için yeterli değilse, daha da yüzsüz bir aldatma sunulur. Onlara, kendilerine korkunç suçlar işledikleri geçmiş yaşamları gösterilerek bu kötü karmayı "çözmek" için elverişsiz koşullara enkarne olmaya devam etmeleri gerektiği söylenir.

Gerçekte, gösterildikleri hayat onların DEĞİLDİR, daha ziyade enerjik sorumluluk almaktan kaçınmak için onlarla sözleşme yapan Yalancı-Melekler ile yakından uyumlu olanların eylemleridir bu gösterilen hayatlar.

Bu suçluların kötü niyetli enerjisinin bir kısmı, bir zamanlar berbat bir suçlu olduğuna inandırılmak için oyuna getirilen bireye yansıtılır.

Bu Varlık daha sonra (sözde) yaptıkları “kötü karmayı” “dengelemek” için anlaşmalar yapar,  boyun eğdirmek ve köleleştirmek için tasarlanmış bir yalan olduğunu asla fark etmez. Bu, Varlığın reenkarne olma anlaşmasını zorla kabul ettirmek ve işlemediği suçların sorumluluğunu aldırmak, kişinin sonraki yaşamının gereksiz zorluklarla dolu olmasını sağlamak için yapılır.

Bu bitmeyen Karmaya dönüş, aynı zamanda, Yalancı-Melekler ile hizalanan karanlık büyücülerin, kendi eylemlerinin tepki görmesini önler. Bu dönüş aynı zamanda, kitle zihin kontrolü ve medya manipülasyonu biçimlerinde gezegenin nüfusu üzerine büyük çapta kullanılır. Bunu tam açıklamak için ayrı bir makale yazmak gerekir, kısaca bunun nasıl yapıldığının temel mekanizması, medya, kurumsal logolar (gizemli mühür), finansal sözleşmeler, deniz yasası (ABD için) ve diğer "matris kurumları" ile yapılan bilinçaltı anlaşmalarına gömülüdür.

Zorunlu Yozlaşmış-Yaratıcı'nın Giriş Kontratları

Karma Tezek’leri tarafından yapılan sözleşmelerin çok daha önemli bir yönü de, Yozlaşmış-Yaratıcı'nın alanına giren Varlıkların bu sisteme girebilmek için yapmak zorunda kaldıkları orijinal "giriş kontratları"dır. Yozlaşmış-Yaratıcı sisteminin içeriden yıkılmasına yardımcı olmak için birçoğumuz buraya, “Özgür Evren”den geldik. Yalancı-Melekler de, bu “Özgür Ruhlar”ın etkinliklerini sınırlamak için, kapsamlı ve zorunlu bir anlaşma listesi uygulamaya koydu.

Bu giriş anlaşmaları, enkarnasyonları sırasında enkarne olan Varlığı hedef alan, belirtilmemiş zorlukları da içerir. Sadece aşağıdakiler ile sınırlı olmamak üzere, bunlar: kötü ebeveynlere doğmak, fiziksel istismar, cinsel istismar, psişik saldırılar, eterik emplantasyon, rüya manipülasyonu, sahte ışığın "ışık işçisi topluluğuna" dahil edilme, ilişki sorunları, sağlık sorunları, para sorunları, fiziksel kaçırma ve emplantasyon, özsaygı eksikliği ve çok daha fazlası.

Gelen Özgür Evren Varlıklarının çoğu, bu sınırlamaların üstesinden gelebileceklerinden oldukça emindi, bu yüzden sözleşmeyi imzaladılar.

Gerçekten çok fazla seçenek yoktu, ama bazılarımız diğerlerinden daha çetin müzakere ettiler ve bu ölümcül anlaşmalardaki maddelerin daha azını kabul ettiler, ama hiç kimse "anlaşmadaki negatif hükümlerin en azından birkaçını imzalamadan" gelmedi buraya. Kaç tane zorunlu giriş anlaşmamız olduğuna bakılmaksızın, başkalarını iyileştirilmek, uyandırılmak ve aynı zamanda Yozlaşmış-Yaratıcı'nın yapısını içeriden yıkmak için seçtiğimiz görevlerde kararlı olmak ve devam etmek için tüm bu sözleşmeleri kaldırıp iptal etmek çok önemli.

Kontratları İptal Etme

Kontratların ortadan kaldırılmasında kullandığım ve başkalarıyla paylaştığım süreç bu. Yozlaşmış-Melekler, bu anlaşmaların kopyalarını çeşitli alemlerde gizlemektedir, bu nedenle bu süreçte kararlılık önemlidir. Bu süreci Egemen İç Benliğinizden (Yüksek Benlik, İlahi İç Benlik vb.) yapmanız ve bu süreci kendiniz yapmanız da önemlidir. Sadece iptal bildirimlerini okumak işi bitirmez. Arzu ettiğimiz değişiklikleri etkilemek için irademizin gücünü kullanarak bu sürece bilinçli olarak katılmalıyız. Anlaşmaları iptal etmeye başladığında, zaman içinde daha fazlasını bulmak için daha derine inmenin çok daha kolaylaştığını gördüm. Kontratlardaki hükümlerin daha zor bulunabilmeleri için birçok parçaya bölündüğünü unutmayın. Örneğin, kontratta zor romantik ilişkiler yer aldığında, bu zorluk; ebeveynlerle, kardeşlerle veya arkadaşlarla vb. olan ilişkilerinin hepsini kapsar. Bunların hepsi birer ayrı "kontrat maddeleridir" kontratları iptal ederken bunların ayrı ayrı belirtilerek iptal edilmesi gerekmektedir.

Bu yüzden her kontrattaki maddeden bir anda kurtulma telaşında olmayın. Acele etmeyin, sizi etkilediğini her hissettiğinizde günlük gözden geçirerek üzerlerinde çalışın. Aşağıda özetlenen süreç, yaptığım enerji temizleme çalışmalarının temelini oluşturan Kendiliğinden Temizleme Sistemi, Seviye 1 ve Seviye 2'yi kapsamaktadır. (Yazılıp düzenli okunacak olan karma iptalleri metinlerinde dikkat edilecek hususlar veya öneriler-Naci)

-İlahi İçsel Ben'in Egemenliğinin gücünde kararlı ol. Kalbinizdeki "İlahi İç / Yüksek Benlik’inizin ışığını genişletin, Kalbin Bağımsız küresi içinde bedeninizi kuşatın.

-Dünya'nın Merkezi, Galaksi Merkezi, Sonsuz Kaynak ve İlahi Kaynak Işığının Kuvvetleri ile birleşin, bağlanın.

- Galaktik Vakum'dan her şeyi Galaktik Merkeze almaya hazır olmasını isteyin. (Galaktik Vakum, alınması ve dönüştürülmesi gereken her şeyi vakumlayan bir Galaktik Merkez enerjinin huni şeklindeki bulutudur.)

- Bu zaman çizelgesinde "kurban gibi hissetmek" (veya başka herhangi bir şey) ile ilgili tüm kontratları ve geçmiş, şimdiki ve gelecekteki diğer tüm zaman çizelgelerini ve tüm boyutları, yoğunlukları, seviyeleri, alemleri ve gerçeklikleri hayalinde canlandırın.

- Kontratların tüm hakların iade hükümlerini, kopyalarını, yedeklerini, yansıtmalarını, anlaşma kopyalarını vb. ortaya çıkarın.

-Böyle bir beyanda bulunun, "Bağımsız Benliğimin İç Otoritesinden, TÜM kontratların geçersiz ve hükümsüz olduğunu ilan ederim. Bu kontratların TÜMÜNÜ ve daha önce adlandırılmış bütün anlaşma kopyalarını, hakların iade hükümlerini, orijinal kopyalarını, yedeklerini, yansıtmalarını vb. iptal edin."

- "Bu kontratlar ile alınan TÜM enerjimi geri alıyorum" diyerek duyuruda bulunun. Enerjileriniz, özünüz, ruh parçalarınız vb. size geri döndükçe onları kalp merkezinizde yeniden birleştirin.

- Emrediyorum; "Tüm bu kontratları ve daha önce Galaktik Vakuma adı verilen tüm tarafları Galaktik Merkeze dönüştürmek üzere gönderiyorum"deyin.

- Bu kontratların tüm "anlaşma kopyalarını" öne çıkarın ve dönüşüm için galaktik vakuma gönderin. Bunlar, bu anlaşmalar yoluyla enerjinizi az miktarda süzen parazit Varlıkların ellerinde bulundurdukları anlaşmaların kopyalarıdır. Bu Varlıklardan bazıları, size yetki vermek için karmanın "efendileri" olduğunu iddia edebilir. Onların yalanlarına inanmayın.

- Yozlaşmış-Yaratıcı'nın Varlıklarına söyle: "Ben Egemenim."  Parazit ' konak'a gereksinim duyan' Varlıklar, bu şekilde hepinizi uyarıyorum, enerjimi tekrar etkileyen eylemlerinizi YASAKLIYORUM. Eğer Egemen Enerji alanımı çiğnemeye kalkışırsan, dönüşüme uğraman için seni zorla Galaksi Merkezine yollarım.  Dönüştürme, başınıza gelen en iyi şey olsa da, içinizde kurtarılacak ve dönüştürülecek hiçbir şey kalmamışsa artık gün ışığına çıkamazsınız.

- Daha sonra, bu Yozlaşmış-Yaratıcı'nın konak gereksinimi duyan Varlıklarına, Galaksi Merkezine alınarak dönüşüme uğrayacakları Galaktik Vakuma adım atma fırsatını sunun. Bazıları bu fırsatı, Yozlaşmış-Yaratıcı'nın kontrolünden ve hiyerarşik kölelikten kurtulmak için değerlendireceklerdir.

- Beyan et; "Bu kontratlar ile ilgili TÜM izlenimleri, vücuda yerleştirilenleri, yüklemeleri, inançları, algıları, tutumları, kimlikleri, donmuş duyguları vb. ortadan kaldırıyorum." İlahi İçsel Benliğinizden, bilinçsiz akıldan, bilinçaltından geçerek ve tüm bu bileşenleri ve bu kontratlarla ilgili her şeyi kaldırmak için tüm bilinç alanınızdan geçen bir Galaktik Vakum yönlendirmesi  isteyin.

- Ardından, temizlediğiniz tüm alanları doldurmak için Gerçek Egemen İç Benliğinizin ışığını genişletin. Bu, gerçek kimliğiniz uzaklaştırılmış olan sahte yapıların yerini almasını sağlar.

- Bu sorunlu bölgeye enkarne olmak ve enkarnasyonunuzda Kaynak Işığı taşımak için Sonsuz Kaynak ile yaptığınız orijinal sözleşmeyi öne çıkarın ve orijinal haline getirin. Sevgi dolu gücü, bu orijinal anlaşmanın içine dahil ederek eski, yapay olarak dayatılan kontratlar ile ilgili kalan negatif yapılanmaları çözmesine izin verin.

- Tüm bunların en önemli kısmı bunu gerçekleştirmek için İSTEĞİNİZİN olmasıdır. Gerekirse biraz sinirlenin, sahip olduğunuz dürüst öfkeden yararlanın ve İSTEĞİ'nizin GÜCÜ’ ünü kullanın.

- Sık sık beyan edin: "Egemenim ve enerjimin alınmasına izin vermiyorum." "Ben egemenim ve hiçbir Varlığın ya da Varlık olmayan Yapay-Zeka'nın egemenlik alanımı ihlal etmesine izin vermiyorum."

(Bu tür kontratları yok etme metinleri hazır olarak internette bulunmakta. Bunlar İngilizce. Türkçe olana bu güne kadar rastlamadım. Bilen varsa lütfen bana bildirsin. İngilizce metinlerden birini belki ortaklaşa Türkçeleştirebiliriz-Naci)

Galaktik Vakum

Bu, günlük olarak sınırlayıcı enerjileri ortadan kaldırmak, Egemen enerji sınırlarımı korumak ve müşterilerime de aynısını yapmasını tavsiye ettiğim bir araçtır. Vakuma konulan herhangi bir düşünce formu, eterik implant veya ruhsuz Varlıklar, tekrar saf enerjiye dönüştürülmesi için Galaktik Merkeze götürülür. Galaktik Merkeze gönderilen ruhu olan tüm Varlıklar ya transforme edilir, karanlık taraflarından arındırılır ve iyileştirilir veya temel enerjiye geri dönüştürülür (yok edilir).

Her iki sonuç da benim için iyi, her zaman iyileştirilmiş olarak ortaya çıkmalarını destekliyorum, evrenin bir kez daha üretken üyeleri haline gelebilecek aklı Varlıklar. Bir Varlığın iyileşip iyileşmediği, ıslah edildiği veya yok edilip edilmediği, onlar ile Kaynak arasındadır. Bu kararı ben vermiyorum, sadece Galaktik Aynaya bakmaları için, eylemlerinin sorumluluğunu almak ve umarım iyileşmek ve akıl sağlığını kazanmak için galaktik bir kanal olarak hizmet ediyorum.

Bu Varlıkları bir kez, Egemen enerjimi ihlal etmelerine izin verilmediğini ve geri çekilmeleri gerektiği ya da onları Galaktik Merkeze göndermek için savunma gücü kullanacağım konusunda uyarıyorum. Birçoğu geri çekilecek, ancak daha sonra anlamak gündemlerine devam etmek için enerjik bir sonda veya "anten" göndermeye çalışacaklar. Bunu hissettiğimde, çok sayıda Galaktik vakum ile birlikte saldırı kaynağına giderek "ev temizliği" yaparım.

Bu parazit, Yozlaşmış-Yaratıcı'nın Varlıklarının yaklaşık yarısı kurtarılabilir ve özgür Evrenin akıllı üretken üyelerine dönüştürülebilir. Bu Varlıkların korku, delilik, kontrol, köleleştirme, suistimal, manipülasyon, yıkım ve hiyerarşiye ne kadar maruz kaldıklarını göz önünde bulundurursak aslında oldukça iyi bir oran.

Evrensel Hukuk ve Savunma Gücü

Yeni (kafes) Çağ doktrininde çoğu, savunma gücü kullanımını dikkate almaz "ruhsal olmayan" ya da "evrimsiz" kabul eder. Görünüşe göre “iyi” bir yeni-çağ'cıdan, insanların ve parazit Varlıkların üzerlerinde yürümelerine, çalmalarına, enerjilerini almalarına, manipüle etmelerine / implant takmalarına ve karar verdikleri herhangi bir şekilde zarar vermelerine izin vermesi bekleniyor. Sadece bu değil, aynı zamanda "olumsuz duyguları"da bastırmalılar, böylece temelde bu tür suistimallerin "mutlu kurbanları" olacaklar. Bu manipülatif, aldatıcı “öğretme” sahte ışıktan gelir, hiçbir şey gerçek hakikatten daha değerli olamaz.

Birincil Evrensel Yasa çok basittir: Tüm Varlıklar Egemendir ve yaratıcı dürtülerini istedikleri şekilde ifade etme özgürlüğüne sahiptir, ancak hiçbir Varlığın başkalarını ihlal etme ve onlara zarar verme hakkı yoktur.

Bu yasanın sonucu da çok basittir: Tüm Varlıklar Egemen olduğu için, olası saldırının ortaya çıkmasını durdurmak için gerekli olan her türlü gücü kullanarak, zarar vereni imha etme gerekse bile, zararı bertaraf ederek kendilerini koruma hakkına sahiptirler.

Ruhsal Yalancı-Melek'lerin köleleştiriciliği ve aldatıcılığı, Evrensel hukukun açık bir şekilde ihlalidir. Başka Varlıkları aldatılmayı ve köleleştirilmeyi kabul etmeye zorlayarak ve manipüle ederek ve de diğer Varlıkları karma yoluyla suçlarından sorumlu tutmaya ikna ederek, bir Varlığın eylemlerini kendilerine geri yansıtan Doğal "Çekim Yasası"ndan kaçınırlar.

Yalancı-Melek'lerin birçok aldatma katmanı olan BÜYÜK YALANI, Sonsuz Kaynak'tan ayrı olduğumuzu belirtmektedir. Sahte ışık Varlıkları daha sonra bu yasanın üzerine Evrensel Yasanın mevcut olmadığına, bireylerin kendi kendini savunma hakkına sahip olmadığına, Karma'nın "otoritesinin" iradesine boyun eğmeleri gerektiğine ve insanlar bir gün “Tanrı'nın krallığına” girebilmeleri için psikopat Yozlaşmış-Yaratıcı ve onun “meleksel” Varlıklarına ibadet etmeleri gerektiğini söylemekte.

Asıl gerçek şu ki, ASLA Sonsuz Kaynak'tan ayrı kalmadık, çünkü bu metafiziksel bir imkânsızlıktır. Bir Varlık bağlantılarını görmezden gelmeyi seçebilir, O'nun olmadığına inanabilir ve hatta bu bağlantıyı kopardıklarına inanabilir, ancak bir yalana inanmak onu doğrulamaz, çünkü Gerçek göreceli değildir.

Mecazi bir örnek olarak, bir grup insanın sadece bir OKSİJEN TÜPÜ’ünden  hava soluyarak kendilerini atmosferden ayırmaya karar verip vermediğini düşünün. Gerçekten atmosferden ayrı mı? Hayır. Görünüşe göre ayrı bir hava kaynağını soluyor olsalar bile atmosfer içinde hala varlar.

Bununla birlikte, Yozlaşmış-Yaratıcı'nın Varlıkları Kaynaktan ayrılma yanılsamasına tamamen bağlı kalmıştır, alternatif bir enerji kaynağı bulmuş olmalılar ki bunu da insanlıktan şu yollar ile almaktalar; ibadet, hayranlık, inançlar, karşılıklı bire bir yapılan sözleşmeler, çarpık cinsellik, aldatma, kargaşa, duygusuzluk, mücadele, acı, ıstırap, nefret, ölüm, vb. (Bu örnekteki parazit Varlıklar için yapılan sıralama enerjik "gurme yiyecek"lerden "abur cubur" yiyeceklere doğrudur).

Yalancı-Meleklerin istediği en SON şey, insanlığın Evrensel Hukuk anlayışını kavraması ve aldatma yoluyla ne kadar kapsamlı köleleştirilmiş olduğunun farkına varmasıdır. ANINDA "Ben Egemenim ve HİÇ BİR Varlığın enerjimi benden almaya hakkı yoktur" diyoruz. Oyun temelinden değişir. Kaynağın Egemen Bireyleri olduğumuzu bilerek, kendimizi koruma hakkı da dahil olmak üzere Egemen Haklarımızı kullanabiliriz.

Doğru ve yanlış

Yeni - Çağ hareketini aşılayan bir başka sahte ışık öğretimi, doğru ve yanlış diye bir şeyin olmaması, her şeyin bize bir ders vermek için var olan bir deneyim olduğudur. Olumsuz koşullardan değerli dersler çıkarabileceğimiz doğru olsa da, bu sürekli olarak ezilmek, manipüle edilmek, implant yerleştirilmek, aldatılmak, köleleştirilmek ve enerjimizin alınması gerekli veya arzu edildiği anlamına gelmez. Bunlar, insan ırkının hali hazırda yeterinden fazla deneyimledikleridir.

Evrensel Hukuk anlayışıyla, bize zarar vermeyen başka bir varlığa zarar vermenin yanlış olduğunu biliyoruz. Ayrıca birlikte çalışmanın ve başkalarıyla işbirliği yapmanın genellikle doğru olan şey olduğunu anlayabiliyoruz. Bu basit kavramlarla, zihnimize yapışan, insanlığa verilen inanılmaz acıların tamamen kendi hatası olduğuna ve de harika bir öğrenme deneyimi olduğuna inandıracak olan Yeni (kafes) Çağ öğretilerinde sunulan çarpıtılmış "mantığı" söküp atmalıyız. Ayrıca Yeni-Çağ öğretisi, başkalarının acılarını hafifletmelerine yardımcı olmamalıyız demekte.   

Afrikalı-Amerikalı kölelerin harika öğrenme deneyimleri mi vardı? Onlardan önce, peki ya İrlandalı ve İskoç senete bağlı kontratlı hizmetkarlar? Kralın kaprisinde dolayı veya dalkavuklarının birinin istemi ile idam edilebilen ortaçağ köylülerine ne dersiniz? Hayır, bu insanlar açıkça köleleştirildi, yapılanlar daha doğru bir tabir ile "yanlış" uygulamalardır.

Benzer şekilde, insanlık, Yozlaşmış-Yaratıcı'nın Sahte-Melekler'lerine köle olarak hizmet ederek harika bir öğrenme deneyimine sahip olamaz. Buradan kesin bir şey öğrendiğimiz de doğru, o da, yeni Egemenliğimizi nasıl ilan edeceğiz ve köle olmayı nasıl durduracağız!

Hiyerarşi

Bu dünyevi ve metafizik sorunların en önemli köklerinden biri hiyerarşi kavramıdır. Dünyada baktığımız her yerde, (genellikle erkek egemen) hiyerarşik organizasyon sistemi var. Hiyerarşi, kendimizi ve dünyamızı iyileştirmeye başlamak için aşmamız gereken sinsi, bizleri yetkisizleştiren bir otorite, itaat ve kölelik sistemidir.

Keza, köleliği, boyun eğmeyi ve körü körüne itaati teşvik eden "ruhsal" hiyerarşileri de aşmalıyız. Bunlar, bozuk Yozlaşmış-Yaratıcı ve onun Cin-Meleklerinin dalkavukları, sahte yükselmiş üstatlar, Dünya Dışı Varlıklar, iblisler, vb. gibi yaşam gücünü tüketen ve sonunda sadece yıkım bırakan yozlaşmış hiyerarşinin nihai temsilidir.

Metafizik hiyerarşiyi aşmak, kendini özgürleştirme / temizleme, kendini tanıma, Evrensel ve Dünya Doğal Kanunu hakkında bilgi edinme ve Egemen İrademizi kullanma sürecidir. İlk olarak, tüm yaratılışın İlahi Sonsuz Kaynağının bir parçası, uzantısı olduğumuzu bilmeliyiz. Bunu sadece entelektüel düzeyde düşünmekle kalmayıp, kendi dışımızda meşru bir otorite olmadığını fark etmeliyiz. Evrensel Hukukun anlaşılması uyarınca, bir başkasına zarar verebilecek eylemleri kışkırtmamızı yasaklayan yalnızca, iç otorite ve öz yönetim vardır.

Aydınlanmış Öz Yönetim ve Evrensel Hukuka bağlılık özgür bir toplumun temelidir. Sadece bu temel ile başkalarına zarar vermeyen davranışları kontrol etmek ve düzenlemek için, başkalarına "otorite uygulama" ego tuzağından kaçınabiliriz.

Sadece aydınlanmış öz yönetimle sorunları çözmek ve kişilerin ihtiyaçlarını karşılamak için işbirliği yapma ve herkese fayda sağlayan bir dünya oluşturma arzusunu gündemde tutan tamamen yeni bir toplum türü oluşturabiliriz. Bu, sürekli gelişen, birlikte-yaratacağımız, haşır neşir oldukça devamlı keşfedip ortaya çıkaracağımız bir süreç olmalı.

Hiyerarşik olmayan, tek düzeyli, kendi kendini organize eden bir sürece dahil olan tüm bireylerin, gönüllü katılımı ile ücretsiz bir şekilde kabul gören, her fikrin test edilmesi ve uygulanması gerekir. Bu tamamen yeni bir düşünme, örgütleme ve eyleme geçme yolunu gerektirir ve tüm eski merkezin, yukarıdan aşağıya otorite modellerinin terk edilmesi gerekir, çünkü daha önce de gördüğümüz gibi, dünyaya tek bir "en iyi sistem" dayatma girişimleri her zaman baskı ile sonuçlanarak başarısız olacaktır.

Her bir insanın içinde , hiyerarşi ve dış otorite köleleştirme sistemlerinin zincirlerinden kurtarma, birlikte çalışma ve gıda, su, elektrik, barınak, giyim, ulaşım ve bilgi gibi temel ihtiyaçlarını karşılamak için çözümler üreterek özgürleştirme yatar. Başkalarının haklarına ve sınırlarına saygı duyan egemen bireyler olarak işbirliği yapabiliyorsak, tüm bu ihtiyaçları desteklemek için kendi kendine üreten sistemler yaratılabilir.

Dünyamızda böylesine bir değişim hepimizin egemen olduğunu  bilmemize, egemenliğimizi ilan etmemize, köle olduğumuzla ilgili olan düşünce programımızı silmemize ve bundan sonra gezegendeki herkesin azami güçlenmesini hedefleyen egemen bireyler olarak işbirliği içinde çalışmasına bağlıdır.

Egemenliğin İlanı

Egemenliği ilan etme ve psişik yapımıza gömülü olan yanlış programlamayı çok boyutlu kontrolden çıkarma süreci zaman ve sürekli çaba gerektirir. Her gün "Ben Egemenim, ben özgürüm.  Beni sadece ”Ben” yönetebilirim" diye beyanda bulunmalıyız. (Ya da egemen olduğunuz için, onu ifade etmek istediğiniz başka herhangi bir yol.)

Ayrıca, dışımızdaki otoritelere gücümüzü vermek, gereksiz acı veya sınırlamaları deneyimlemek, BİZİM olmayan "karmik" yükleri  taşımak v.b. için bilinçli veya bilinçsiz olarak yaptığımız tüm anlaşmaları iptal etmek ve bunun için gereken ruhsal-temizleme çalışmasını da yapmalıyız. Bu hızlı bir süreç değil ve ben günlük olarak gereken kendi ruhsal-temizlememi yapıyorum.

Yalancı-Melekler özgür iradeye, sağlıklı sınırlara ya da onlara HAYIR deme hakkınıza saygı duymaz. İstediklerini elde etmek için mümkün olan her türlü manipülasyon, zorlama ve kaba gücü kullanırlar. Ataerkil hiyerarşik Varlıklar bu şekilde çalışır. (Hiyerarşi ve ataerkillik kelimelerindeki benzerliklere ve "archon" (Cin)etkisine dikkat edin.) Ataerkilliğin saldırgan, zorbalıkla hükmeden enerjisi,  her Varlığın her yönünü kontrol etmeyi, mümkün olduğu her şeyi alıp tüketmeyi amaçlamaktadır.

Bu, fiziksel olarak yolsuz hiyerarşik hükümetler,  gizli toplumlar, insanları ve çevreyi sömüren şirketler tarafından temsil edilmektedir. Metafizik olarak, Yozlaşmış-Yaratıcı ve onun köleleştirilmiş köleler birliği ki Karma-Tezekleri, kontrol şebekesinin sadece bir bölümüdür.

İşte bu yüzden, karmanın sinir bozucu "lordlarına" ve TÜM Yozlaşmış-Yaratıcı'nın parazitlerine EGEMEN olduğunu hatırlatmak ve egemen gücünüzü bu ifadeyi desteklemek için kullanmaya istekli olmak çok önemlidir. Sevginin dilini konuşmuyorlar, bu da isteğimizi anlatabilmek için biraz güç kullanmamız gerektiği anlamına geliyor.

Ben Böyle Görüyorum…

Bunları ortaya çıkarmak, evrendeki en kötü niyetli Varlıkların yüzüne dik dik bakmak ve onlara Egemen olduğumu ve onların egemenliğimi ihlal etmelerine izin vermeyeceğimi söylemek zor.  İşe bakın ki, bazı açılardan bu ifşayı halkla açık bir şekilde paylaşmak daha da zordur.

Pek çok insan, onlara ne yapacaklarını, nasıl düşüneceklerini ve nasıl yaşayacaklarını söyleyen sahte ışıklı "yükselmiş üstatları, Dünya Dışı Varlıkları ve melekleri" memnuniyetle kabul etmektedir.

Bu insanlara oldukça basit bir şekilde söylüyorum: İnanmak istediğiniz şeye inanın, ama ben GERÇEĞİ BİLMEK üzerinde çalışmaya ve gücünüzü verdiğiniz Varlıklar tarafından insanlığa yapılan yanlışlıkları düzeltmek için uygun EYLEM'de bulunmaya devam edeceğim.

Her Aldatmacaya, asalaklığa ve köleleştirmeye karşı çıkmak için harekete geçen Özgür Evrenin Egemen Varlıklarının yanında (altında değil) egemen bir varlık olarak Hakikat'i temsil etmeyi seçiyorum. Yanımda olacak ve bizimle eyleme geçecek olanlara teşekkür ediyorum.

Sevgiler,

Cameron Day

Çeviri: Naci Gülşan